7 Kasım 2012 Çarşamba

Piknik üzerine düşünceler...



Merhaba…

Bu sonbahar gününde size yazı hatırlatmak ve piknik üzerine bazı gözlemlerde bulunmak istiyorum..

 Keyifli ve güzel bir yaz geçirmiş olmanız temennisiyle başlayalım yazacaklarımıza…

Piknik öyle sanıyorum ki sadece biz Türklerde olan bir adet-gelenek-ya da kavram..Siz hangi gruba sokarsanız artık.
Piknik keyif aldığımız,doğaya toprağa yani öze yaklaştığımız aslında çok kıymetli zaman dilimleri..Keşke bu önemli vakitleri sadece yeme içme olarak görmesek ve farklı kazanımlarda bulunabilsek ailemizle..Temennimiz bu olsada pratikte bunu göremiyoruz..

Neyse bu kısma girmeden pikniğin çocuklarımıza yansıyan yönünü konuşalım istiyorum sizinle..

Piknik deyince ev şenlenir,çocuklar coşar,anneler hazırlığa başlar değil mi..
Etler hazırlanır,tabaklar paketlenir,birde mangal kömürü koyduk mu haydi herkes pikniğe………….

   Peki bu filmin gerisi nasıl gider yada nasıl biter bir bakalım mı beraber.

Anneler sofra hazırlama derdinde,babalar kendi keyfinde,çocuklar oyun harbinde..
Hepsi kendi dünyasında dört nala at koşturan bir aile…Hazin değil mi?

Piknik beraber paylaşımlarla güzelleşeceği yerde ayrı dünyalarda yaşanıyor ve bitiyor maalesef.
Halbuki bir çocuğun aidiyet duygusu kurması için ne güzel bir fırsattır piknikler.
Babalar kendi aralarında,anneler kendi aralarında gün geçıreceklerine beraberce yapılmış olsa keşke...
Mesela yemek işi anneye külfet olmaktan çıksa ve babalar da bu işe el atsa.Hatta evet hatta çocuklarda ateş yaksa burada da farklı bir kazanım elde etse bu sayede,

Sofra beraber kurulsa,beraber toplansa,
Piknik sadece mangal olmaktan çıkarılsa ve beraber oynandığı,eğlenildiği,keşfedildiği bir faaliyet olsa,
Anneler çocuklarıyla yakan top oynasa,ip atlasa,
Babalar belki futbol yada başka bir oyunla keyif içinde oynasa,
Yemekten sonra doğa yürüyüşüne çıkılsa hep birlikte,
Mercek götürülmüş olsa böcekler incelense,
Çuval götürülse zıplama yarışı yapılsa,
Yoğurt götürülse içindekı bozuk para bulunmaya çalışılsa,,,,

Benim keşkelerim bitmeyecek ama bunlar da imkansız şeyler değil öyle değil mi???

Sevgiler..Tuba…

1 yorum:

  1. keşkeler uzayıp gitse de mekan ve zaman değişsede gerçekten pıknık türklere özgü vazgeçilmez bir gezi örneği olarak kalacak sanırım :))
    sevgiler

    YanıtlaSil